Sosyal Medya

Makale

AK Parti artık ‘çözüm’ istemiyor mu?

tarihinde yayınlandı.

Suriye’de kendisine ait bir Kürt devleti ya da özerk bölgenin ortaya çıkma imkanı PKK için hayallerin ötesi bir durumdu ve buna direnmesi, ya da serinkanlı yaklaÅŸması psikolojik olarak mümkün deÄŸildi. O noktadan itibaren Rojava PKK için birinci öncelik, gerçek hedef haline gelirken, Türkiye’deki ‘çözüm’ araçsallaÅŸtı. ‘Çözüm’ ancak Suriye’deki muhtemel bağımsızlığı destekleyen bir baÄŸlam içinde ortaya çıkacaksa anlamlı ve istenilirdi. ‘Seni baÅŸkan yaptırmayacağız’ ile baÅŸlayan, hendek savaÅŸları ile tepe noktasına ulaÅŸan ‘halk savaşı’ bu yaklaşımın uzantısıydı. Örgüt Suriye’de kazanacakları uÄŸruna Türkiye’de kaybetmeye hazır hale gelmiÅŸti. Devletin nasıl cevap vereceÄŸini biliyorlardı… Halkın kendilerine bu denli karşı çıkacağını herhalde tahmin edemediler ama etselerdi bile söz konusu ‘ayaklanma’ stratejisinin deÄŸiÅŸmeme ihtimali fazlaydı.

***

PKK’nın bu tercihi hükümete önemli bir imkan sundu. DoÄŸru davranarak örgütü gerçekten de Türkiye siyaseti açısından etkisizleÅŸtirmek... Bunun yolu Suriye’de esnek olunabileceÄŸini göstermek, içerde ise bir yandan askeri açıdan gerekeni yapmak, diÄŸer yandan da hızla yapısal ve hukuki deÄŸiÅŸimin kapısını açmaktı. Ama AK Parti iktidarı bunların sadece birini, yani askeri ayağı hayata geçirerek sorunu çözeceÄŸini sandı. Dahası onu da geri tepecek ÅŸekilde, yanlışlara bulayarak yapabildi. Kürtleri aÅŸağılayan duvar yazıları, ölülere olan muameleler ve sabahın köründe bütün ilçeyi uyandıran milli marÅŸ yayınları toplumun hafızasından kolay silinmeyecek.

Devlet PKK’nın ona sunduÄŸu imkanı bir kez daha heba etti. PKK’nın kaybının kendi kazancı olduÄŸunu sanacak kadar bilgisizce davrandı. Bugün “PKK bitiriliyor” cümlesinin gerçekliÄŸinin olmadığını herkes biliyor. Örgütün silahlı gücünü ÅŸehirlerden atınca sadece sıfır noktasına geri dönüyoruz. Silahsız gücü hala orada ve Suriye’de de her an ‘geri dönebilecek’ en az yirmi bin adamı var.

***

Ä°ktidarın doÄŸruları eksik yapmanın ötesinde bariz yanlışları ise uzun vadede PKK’nın hala niçin ayakta olduÄŸunu iyi anlatıyor. Dokunulmazlıkların kaldırılmasının Kürt cenahında eleÅŸtiriyi engelleyeceÄŸi, iç bütünleÅŸme saÄŸlayacağı açık. Bu hamlenin hukuki, sosyolojik ve siyasi açıdan yanlışlığı bir yana AK Parti’nin ‘niyetini’ göstermesi açısından da getirdiÄŸi büyük bir handikap var. Çünkü yapılan iÅŸ, suç iÅŸlemiÅŸ olma ihtimali olanları yargıya sevk etmek deÄŸil. Bunun ötesinde HDP’li milletvekillerin Meclis’ten atılmasının yolunu açmak. Bu ise bölgede ‘sivil’ muhatap istenmediÄŸinin, AK Parti’nin giderek askere yaklaÅŸtığının iÅŸareti olarak okunuyor.

Oysa Kürtlerin geleceÄŸe dair tek dayanağı AK Parti’nin çözüm niyetiydi. Ä°ktidar bunu Kobani gündeminde idrak edemedi. Bugün inandırıcılık açısından gereken duruÅŸ çözümü ‘koÅŸullardan bağımsız’ hale getirmektir. AK Parti ise örgütün sınır dışına çıkmasını, silahları gömmesini ÅŸart koÅŸuyor. Bunun anlamı örgüt sınır dışına çıkmadığı sürece hükümetin paralize olması, belirsizlik süresinin uzaması ve herkesin yeniden PKK’lı olmaya yönelmesidir. Çünkü zaman geçtikçe yaÅŸananın nedenleri unutulur, sonuçları belirleyici hale gelir ve sorumluluk devlete yüklenir.

***

Ayrıca çözümü PKK’nın davranışına baÄŸlamak, örgütü Kürt haklarının ‘sahibi’ kılmakla kalmaz, gün gelir çözüm adımları atıldığında bunlar örgütün kazancı veya ona verilmiÅŸ taviz olarak algılanır. AK Parti’nin “PKK’ya raÄŸmen çözümcü” olması, koÅŸul öne sürmeden barışı sahiplenmesi gerekiyor… Zaten eÄŸer çözüm PKK’nın tutumuna baÄŸlıysa, AK Parti iktidara niçin talip, ‘siz’ o makamlarda niye varsınız ki?

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.